Dil ve Konuşma Terapisi
Dil ve konuşma bozukluklarının çeşitli nedenleri vardır. Konuşmayı sağlayan kas ve kemik yapılarındaki değişiklikler, (yarık damak, diş problemleri vb), beyin ya da sinirlerde meydana gelen problemler, işitme kaybı, serebral palsi, parkinson, als gibi nörolojik bozukluklar, beyin hasarı ve mental retardasyon (zeka geriliği), otizm, asperger, down sendromu, apert sendromu, velokardiyofasiyal sendrom gibi genetik sendromlar, dil ve konuşma problemlerinin nedenleri arasında sayılabilir. Reflü, polipler, nodüller, ses tellerindeki rahatsızlıklar ve gırtlak kanseri gibi hastalıklar da ses kaynaklı konuşma bozukluklarının nedenleri arasındadır. Bireydeki dil bozukluğunun dilin hangi bileşeni veya bileşenleriyle ilgili olduğunu saptamak için dil değerlendirmesinin geniş bir yelpazede, dili oluşturan tüm bileşenlerin, dil ve konuşma terapisti tarafından teker teker değerlendirilerek yapılması gerekir. Konuşma bozukluğunda ise kişi hangi sesleri çıkartabiliyor, hangilerini çıkartamıyor ya da hangi sesleri kelimenin belirli yerlerinde kullanabiliyorken hangilerini kullanamıyor gibi faktörleri (örneğin “k” sesini hece başı pozisyonda kullanabiliyorken, hece sonu veya ortasında kullanamıyor gibi) belirleyen testleri yaparak ya da konuşmanın akıcılığını ve hızını ölçerek bir konuşma değerlendirmesi sağlanabiliyor. Böylece bireyin dil ve konuşma problemi daha ayrıntılı analiz edilebiliyor ve dilin hangi bileşeninde ya da konuşmanın hangi bölümünde ne kadar bozukluk olduğunun saptanmasıyla bireye uygun terapi planı hazırlanabiliyor. Gerekli görüldüğü durumlarda terapist; işitme testi, kulak-burun-boğaz ya da nörolojik muayene de isteyebilir.
Dil ve Konuşma Güçlükleri ana hatlarıyla 5 (beş) alt grupta modüler olarak toplanmıştır:
- Sesletim (artikülasyon) ve Ses Bilgisi (fonoloji) Bozuklukları
Konuşma seslerini çıkarma işlemine söyleyiş (artikülasyon) denir.
-Atlamalar: Sözcüklerin yalnız bir kısmı söylenir. Araba yerine “arba”.
-Yerine koyma: sözcüğün başında ortasında veya başındaki sesin yerine başka bir ses kullanılır.”Arı” yerine “ayı”.
-Eklemeler: Sözcüklerdeki fazla sesleri içerir.”aşağı” yerine “aşşağı”
-Çarpıtmalar: Ses, konuşma dilinde olmayan yeni bir ses olarak çıkarılır. “araba” yerine “aba”
- Akıcı Konuşma Bozuklukları
Konuşmada beklenenden farklı hız, ritim gözlenmesi, ses, hece, sözcük ya da sözcük öbeği tekrarları, uzatmalar veya bloklar biçiminde konuşma akışının kesintiye uğramasıdır. Aşırı gerginlik, çabalama davranışları ve ikincil davranışlar da eşlik edebilir.
- Ses Bozuklukları
Bireyin yaşına ve cinsiyetine uygun olmayan ses üretimi ve/veya ses kalitesinin, perde (ton), şiddet, rezonans ve/veya süre gibi özelliklerinde ortaya çıkan durumlardır.
- Gelişimsel Dil Bozuklukları
Konuşma, yazı ve/veya diğer sembol sistemlerinin alıcı (algılanması-anlaşılması) ve/veya ifade edici (kullanılması) boyutlarında dilin biçim bilgisi (morfoloji), söz dizimi (sentaks), anlam bilgisi (semantik), edim bilgisi/kullanım bilgisi (pragmatik) alt sistemlerini kapsayan durumlardır. Doğuştan veya bebeklik/çocukluk çağında ortaya çıkan gelişimsel nitelik taşır.
- Edinilmiş Dil Bozuklukları
Dil kazanıldıktan sonra çoğunlukla ergenlik döneminde ya da yetişkin yaşlarda herhangi bir nedenle dil ve konuşmanın kaybı biçiminde görülür. Bu bağlamda konuşma, yazı ve/veya diğer sembol sistemlerinin alıcı (algılanması-anlaşılması) ve/veya ifade edici (kullanılması) boyutlarında dilin biçim bilgisi (morfoloji), söz dizimi (sentaks), anlam bilgisi (semantik), edim bilgisi/kullanım bilgisi (pragmatik) alt sistemlerini kapsayan durumlardır.
Dil ve Konuşma Güçlüğü Destek Eğitim Programı ile bireylerin:
- Sesletim (artikülasyon) ve ses bilgisel farkındalık (fonolojik) becerilerini geliştirmeleri,
- Günlük iletişimde konuşma hızını ve ritmini işlevsel ve akıcı bir şekilde kullanmaları,
- Sesini kalite, perde, şiddet, rezonans, ve/veya süre gibi özellikler yönünde yaşına ve cinsiyetine uygun olarak kullanmaları,
- Alıcı ve ifade edici dil becerilerini geliştirmeleri,
- Okuma-yazma becerilerini geliştirmeleri,
- Günlük iletişimde alternatif ve destekleyici iletişim yöntemlerini kullanmaları beklenmektedir.